M.Ö. 2000’li yıllarda Peru çevresindeki uygarlıkların altın kullanarak takı yaptığı arkeolojik kazılarda ortaya çıkmıştır. Ancak asıl değerini ise M.Ö. 610 yılında Lidyalıların parayı altından yapmasıyla tam anlamıyla değer kazanmaya başlamıştır. O günden bugüne yüzlerce yıldır altın, en değerli birkaç madenden teki olarak sayılmış ve yatırım aracı olarak kullanılmıştır.
Günümüzde ise altın hem süper iletken olması hem de bir yatırım aracı olması değerini her geçen gün artmasına neden olmaktadır. Üstelik altın madeninin yavaş yavaş azalmaya başlaması da değerini artıran bir diğer unsurdur. Ancak uluslararası piyasada altın neden yükselir? Altından kazanç sağlanır mı? Cevaplarının tamamı yazımızda yer almaktadır.
Altın uluslararası piyasada dolara göre değer kazanır ve değer kaybeder. Bu nedenle Türk Lirası ile dolar arasındaki kur değişimi altının Türk Lirasıyla olan paritesini etkilemektedir. Bu bilgiyi verdikten sonra altının değer kazandığı durumları maddeler halinde sıralayalım;
Yukarıdaki majör parametreler altının uluslararası ve ulusal piyasada fiyatlamasını etkileyen faktörlerdir.
Altının değer tarihine baktığımızda genellikle değer kaybetmediğini görmekteyiz. Çok nadir olarak, çok hızla yükseldiği yıllardan sonra bir değer kaybı yaşadığı görülmektedir. Altının değer kaybı pek olası değildir ancak değer kazanmaması durumu uzun yıllar gerçekleşebilir. Örneğin 2008 krizi bittikten sonra altın hızla değer kaybetmiş ve sonrasında ise yatay bir seyir izlemiştir. Elbette altının dolar karşısındaki değerlemesinden bahsedilmektedir. Türk Lirasına karşı olan durumu ise yukarıda da bahsedildiği gibi dolar – Türk Lirası paritesinin son durumu hesaba katmadan düşünülemez.
Uluslararası fiyatlandırmasını takip etmek isterseniz XAU / USD kodu ile kolayca takip edebilirsiniz.
Yukarıdaki parametreler altının ulusal ve uluslararası piyasalarda fiyatlamasını etkileyen majör faktörlerdir.
Altın dünyada en iyi iletkenlerden biridir. Yapısı gereği süper iletkene yakın olması, yüksek akım ve yüksek hızlarda çok daha az ısınma göstermesi ve yüksek hızlarda iletişime olanak sağlaması nedeniyle sıkça kullanılmaktadır. Örneğin cep telefonu işlemcileri, bilgisayar işlemcileri gibi yüksek performans gerektiren yarı iletken elektronik komponentlerde de kullanılmaktadır. Sadece 2020 yılında 20 milyar cihazın dünya üzerinde internete bağlı olacağı düşünülürse; altının değerini artıran bilimsel nedenlerde olacağı oldukça açıktır. Altın sadece bir yatırım aracı değil, insanoğlunun kullandığı çok önemli bir iletken malzemedir.
Üstelik altının yemeklerde dahi kullanıldığı düşünülürse ve altının sınırlı bir maden olduğu hatırlanırsa; uzun vadede yükselme eğilimi göstereceği kolayca düşünülebilir.
Uluslararası piyasada “altının çirkin kız kardeşi” olarak adlandırılan gümüşte tıpkı altın gibi iyi iletkendir. Hatta altın pahalı olduğundan kaynaklı daha ağırlıklı olarak, daha az performans vermesine rağmen yarı iletkenlerin içinde gümüş kullanılmaktadır. Gümüşün fiyatını etkileyen faktörlerin tamamı altın ile aynıdır. Ancak gümüşün uluslararası piyasadaki fiyatlandırması daha çok volatiliteye sahiptir.
Birçok merkez bankasının gümüş rezervleri de bulunmaktadır ancak bu rezervler genellikle önemsenmez ve çok yüksek miktarlarda değildir. Altın ile gümüş paralel fiyatlandırılıyor olsa da yüksek fark bulunur ve gümüşte günden güne daha fazla değer kazanmaktadır. Özellikle de takılarda, süs eşyalarında ve yarı iletkenlerde sıkça kullanılması değerini artıran en önemli unsurların başında gelmektedir.
Uluslararası fiyatlandırmasını takip etmek isterseniz XAG / USD kodu ile kolayca takip edebilirsiniz.
İnsanoğlu altına değer biçtiği günden bugüne simyacılar ortaya çıkmıştır. Başka elementleri kullanarak altın elde etmeye çalışan bilim insanlarına simyacı denmektedir. Günümüzde bu durumu verimli şekilde gerçekleştirebilen bir simyacı ya da simya tekniği bulunmamaktadır. Bu nedenle altın üretimi günümüzde sadece madenlerle sınırlı olmaktadır.
Bir gün, bir ülke ya da kişi altın farklı madenleri kullanarak kolayca çevirebilirse; uluslararası ekonomiyi büyük bir kaos beklediği aşikardır. Çünkü dünyadaki bütün merkez bankaları, net döviz rezervleri ve net altın rezervleri üstüne hesap yapmaktadır. Sınırsız üretilebilen bir madenin değer bir anda düşeceği için bu durumun olmaması dünyanın hayrına olacaktır.